Strahd Eldro

Ad-Soyad: Strahd Eldron
yaş: 21
Dış Görünüş:
İstediği rütbe: Espada
Tür: Arrancar
Kişilik: Olabildiğince kindar vede soğuktur. Güce karşı olan saplantısından dolayı , davranışları birbirine çok zıt düşebilmektedir .
Geçmiş: M.S 356 öldüm . Gerçek dünyada saplantım olmuş olan vede zarafetin kaynağı olan krallığımın kendi kanımdan olan (bunu söylerken bile kendi yobazlığımdan dolayı acı çekiyorum) insanlar tarafından yok edilişini izledim ve her geçen gün , bir parça insanlığımı daha kaybettim. Sonunda her yitik ruha olacak olan oldu ve ruhum hiç bir shinigami'nin yardımıma gelmemesiyle , saf kinden ortaya çıkan kemikten bir maske ve vücuda dönüşmüştü. Bir anlam verememiştim ama içimdeki o açlığı gene kendi kanımdan olan atalarımın ruhları ve hala yaşamakta olan torunlarımın ruhlarıyla sona erdirdim . Zamanla bir Hollow'un gücünün de bir sınırı olduğunu fark etmem ilk defa bir shinigaminin beni avlamak için gelmesiyle olmuştu , derin yaralar alarak shinigami'nin toyluğundan faydalanıp kaçmayı başarmıştım .Ve o günden sonra içimde hissettiğim zarafetin sadece güce karşı olduğunu fark ettim , güçlendim geliştim bütün basamakları atlayarak çıkmıştım ve sonunda bir arrancar oldum, lakin güce karşı olan açlığım beni bir sonraki seviyeye espadalığa yükseltmişti ve hala açlığım dinmedi .....Ben Strahd Eldro...n...

örnek rp:

Nefesimdeki nem havanın soğukluğu ile buhar oluyordu, Las Noches'için klasik bir geceydi. Gecenin saf asiliği altında Strahd Eldron bu sakinliğe daha ne kadar dayanabileceğini düşünüyordu , fazla hemde çok fazla sakindi. Ne bir reiatsu dalgası nede kendisine kafa tutmaya çalışan bir arrancar vardı . Savaşların , küçük çatışmaların heyecanından vede adrenallininden asırlarca uzak bir geceydi. Parmak uçlarından dışarı doğru çıkan kemiklerinden devamlı olarak yere damlayan kan bir anda kemiklerin üzerinde durdu ve havaya doğru bir damla kan süzüldü . Strahd bunu hissetmişti ama imkansız bir şeydi Las Noches'de bir shnigami .....
"İmkansız......imkansız " dedi
"Büyük ihtimalle yeni yetme bir arrancar güçlerini deniyordur ve böle saçma bir reiatsu salgılıyordur" diye düşündü, ama içi gerçeği bilinceye kadar rahat etmiyicekti , belkide yeni ve cesareti olan bir rakipti ....bu strahd 'ı heycanlandırmıştı işte . bir anda bulunduğu noktadan olabildiğince hızlı bir şekilde fırladı ve reiatsu'nun yayıldığı bölgeye doğru gidebildiği kadar hızlıca gitmeye çalıştı . Bu monoton geceyi renklendirebilecek bir eğlence sonunda ortaya çıkmıştı . strahd vücudunun altında uçuşan beyaz kumlara baktı ve sonra karşıya ;

"EVET!! HAKLIYDIM!" dedi kendi kendine . Bu bir shinigamiydi, ama gücü tartışılırdı . Strahd bir anda shinigaminin arkasında belirdi ve " yardıma ihtiyacınız varmıydı , Leydim" dedi .
Shinigami bir anda dona kaldı ve belinde duran katanayı beceriksizce arkasına doğru salladı . Strahd bir eliyle katanayı tutu öteki eliylese shinigaminin arkasından boğazını sıkarak hareketsiz hale getirdi ve ; " sizin gibi bir leydi böle tehlikeli silahlarla oynamamalı" dedi
Shinigami tek kelime bile etmeden bir anda shi-kai 'sini ortaya çıkardı. Kadının zanpaktou'su aşık olunabilicek dereceden güzel gülerle süslenmiş bir yelpazeydi.

Strahd kadının hiç eğlenceli olmadığına karar veri ve kadının boğazında duran kemik parmaklarını bir anda sıktı , ama kadın parmaklarının arasında rüzgar gibi yok olmuştu . "İşte eğlence başlıyor" dedi strahd ve bir anda sırtında müthiş bir yanma hissetti kadın arkasından elindeki yelpaze ile güllerin dikenlerini fırlatmıştı. Strahd'ın sırtından baldırına doğru ve baldırından da beyaz kuma doğru ruhunun sıvısı akıyordu .

Strahd bıkkın bir sırıtışla gözleri iştahla kadının suratına baktı ve kemik parmaklarından hala dökülmekte olan kanı kadının suratına doğru hızlıca çekti "bir saniye " sürmüştü kadın gözlerini kapadı ve açtı , strahd ortada yoktu sonra gene o tanıdık eli boğazında hisseden kadın bu defa kaçışının olmadığını fark etti.

Shinigami sonunda konuşmaya başlamıştı ama söylediği şeyler basit küfürlerden başka bir şey değildi. Strahd" zarafetin zaten ölmüş bu durumda ruhunun ölmesi de bir anlam ifade etmez benim için " dedi ve parmaklarındaki kanı kadının dudaklarına sürdü , kadın diliyle istemsizce kanı tadı ve sonra vücudu bir cesedinkinden farksız bir şekilde durgunlaştı , beyazlaştı ve strahd kadının boğazını , kafası ve vücudunu bağlayan yeri sadece tek bir hareketle bir balonu patlatır gibi kadının boğazını patlatmıştı ......

Bir anda Strahd ölü kadının kafasına sarıldı ve dizlerinin üzerine çöktü . Artık kırmızı olan kumun üzerine bir iki damla siyah göz yaşı damladı ve bir çeşit savaş narası attı . ardındansa kendini toparladı kafayı saçlarından tutarak havaya kaldırdı ve " çok sıkıldım .....neden sende gittin" dedi.